Xinhua yazarı Shi Xiaomeng
BEİJİNG, 15 Haziran (Xinhua) -- Çin'in antik dönemlerde en uzun süre başkentliğini yapan Xi'an'da Mayıs 2023'te Çin-Orta Asya Zirvesi'nin ilkinin düzenlendiği mekanın yakınlarında 6 nar ağacı bulunuyor.
İki yıl önce Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping ve beş Orta Asya ülkesi lideri tarafından dikilen bu zarif nar ağaçları, bu güneşli yaz gününde aşağı sarkan meyve dolu dallarıyla Çin'le Orta Asya arasında giderek yakınlaşan, dinamik bağın canlı tanıklığını yapıyor.
Geçmiş yıllarda kaydedilen başarılardan güç alan Xi ve Orta Asyalı mevkidaşları, bu ay Kazakistan'ın başkenti Astana'da ikinci kez bir araya gelerek Avrasya'nın kalbinde ilmek ilmek ördükleri ticaret, güvenlik ve bağlantı ilişkisini daha da güçlendirecekler.
YENİ BİR PARADİGMA İNŞA EDİLİYOR
2023 yılında Xi'an'da düzenlenen zirve, Çin-Orta Asya işbirliği mekanizması çerçevesinde devlet başkanlarının gerçekleştirdiği ilk toplantı oldu. Köklü geçmişiyle kendilerine kucak açan kentte bir araya gelen liderler, bir Çin'de bir Orta Asya'da olmak üzere iki yılda bir bu üst düzey toplantıyı gerçekleştirmeye karar verdi.
Geçtiğimiz yıl Xi'nin memleketi olan Shaanxi eyaletinin merkezi Xi'an'da bir sekretaryanın kurulmasıyla bu mekanizmanın kurumsal niteliği daha da güçlendirildi.
Çin'in Orta Asya'yla olan bağlarına büyük önem veren Xi, Doğu ile Batıyı, Kuzey ile Güneyi birbirine bağlayan bölgenin stratejik bir kavşakta bulunduğunu düşünüyor.
Xi, 2013 yılında cumhurbaşkanı olduktan sonra Orta Asya'ya düzenlediği ilk ziyaretinde, "Orta Asya ülkeleriyle dostane işbirliği ilişkileri geliştirmek, Çin'in dış politika önceliğidir" dedi.
O zamandan bu yana bölgeyi 8 kez ziyaret eden Xi, hem ikili olarak hem de Shanghai İşbirliği Örgütü ve Asya'da Etkileşim ve Güven Artırıcı Önlemler Konferansı gibi platformlar aracılığıyla ikili ortaklıkların derinleşmesini sağladı.
Günümüzde Orta Asya, tüm ülkelerin Çin'in stratejik ortağı olduğu dünyanın tek bölgesi olarak ön plana çıkıyor. Xi, bu ortaklıkların yeni bir iyi komşuluk ve kazan-kazan işbirliği yolunun kurulmasını sağlayarak uluslararası ilişkilerde yeni bir paradigma yarattığını söylüyor.
Xi'an'da düzenlenen ilk zirvedeki önemli gelişmelerden biri de Xi'an Deklarasyonu'nun imzalanması oldu. Bu bildiride Xi ve beş Orta Asya ülkesi lideri, birbirine daha yakın, ortak geleceğe sahip bir Çin-Orta Asya topluluğu inşa etmek üzere birlikte çalışma taahhüdünde bulundu.
Bu taahhüt, Xi'nin insanlık için ortak geleceğe sahip bir topluluk inşa etmek şeklinde tanımlanabilecek temel düşüncesiyle örtüşüyor. Bu vizyonun, Orta Asya'da ikili seviyede tam olarak uygulamaya konulduğu söylenebilir.
Kırgızistan Dünya Politikası Enstitüsü Müdürü Şeradil Baktigülov, Xi'nin ve Orta Asyalı liderlerin ortak siyasi iradesinin, Çin-Orta Asya işbirliğinin sürdürülebilir gelişimi açısında kilit öneme sahip olduğunu söyledi.
Baktigülov, "Bu işbirliği sadece ikili ilişkileri güçlendirmekle kalmıyor, aynı zamanda Avrasya bölgesinde çok taraflı işbirliği için yeni bir modelin temelini atıyor" diye ekledi.
Xi'nin Orta Asyalı liderlerle olan kişisel bağı, bu ilişkilere güç veriyor. Xi'an zirvesinde Xi, Tacikistan Cumhurbaşkanı İmamali Rahman'ı "eski dostum" diye karşılarken, Özbekistan Devlet Başkanı Şevket Mirziyoyev ise Xi ile görüşmeleri sırasında kendisine "sevgili kardeşim" diye hitap etti.
Çin dili ve kültürü alanında deneyimli bir uzman olan Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, Xi'an kentine 70. doğum gününde geldi. Xi de kendisine hitaben, "Bu özel anda sizin ziyaretiniz, ikili ilişkilerimizin gücü hakkında çok şey anlatıyor ve Çin'le olan benzersiz bağınızı bir kez daha ortaya koyuyor" ifadelerini kullandı.
İPEK YOLU YENİDEN CANLANIYOR
Temmuz 2024'te Astana'da düzenlenen törende Xi ve Tokayev, "Nakliye başlasın" diyerek Çin-Avrupa Trans-Hazar Ekspres Rotası'nın açılışını gerçekleştirmişti.
Bu açılışla, Asya'nın Hazar Denizi yoluyla Avrupa'yla daha iyi bağlantı kurmasını sağlamak üzere karayolları, demiryolları, havayolları ve boru hatlarının birbirine entegre edildiği bir çok boyutlu bağlantı ağı resmen kurulmuş oldu. Bu rotanın, Kuşak ve Yol İnisiyatifi'nin canlı damarlarından biri haline gelmesi bekleniyor.
Antik İpek Yolu, Çin'le Orta Asya arasında güçlü ticari ve kültürel etkileşimlere tanıklık ederken Xi, bölgeyi günümüzün Kuşak ve Yol işbirliğinde önemli bir ortak olarak görüyor.
Xi, Eylül 2013'te yine Astana'da Nazarbayev Üniversitesi'nde yaptığı konuşmada Kuşak ve Yol İnisiyatifi'nin kilit öneme sahip bir bileşeni olarak İpek Yolu Ekonomi Kuşağı'nı inşa etme vizyonunu ilk kez dile getirmişti.
Xi, "Sınır ötesi taşımacılık altyapısını geliştirmenin en iyi yolunu aktif şekilde ele alabilir ve bölgede ekonomik kalkınmayı ve seyahatleri kolaylaştırmak üzere Doğu Asya, Batı Asya ve Güney Asya'yı birbirine bağlayan bir ulaştırma ağının inşasına doğru çalışabiliriz" dedi.
Yıllar içinde Xi'nin bu vizyonu istikrarlı bir şekilde gerçeğe döndü. Bu bağlamda geçtiğimiz yıl Çin-Kırgızistan-Özbekistan demiryolu projesinin başlangıç töreni Kırgızistan'ın sınırında yer alan Celal-Abad kentinde düzenlendi. Xi, törene gönderdiği kutlama mesajında demiryolunu, Kuşak ve Yol işbirliği çerçevesinde "yeni bir örnek proje" haline getirme çağrısı yaptı.
Söz konusu hat, Çin'in Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi'nde bulunan antik İpek Yolu merkezlerinden Kashgar'dan başlayacak, Torugart Geçidi aracılığıyla Kırgızistan'a geçecek, Celalabad üzerinden batıya doğru ilerleyerek de Özbekistan'ın doğusundaki Andican kentine varacak.
Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sadır Caparov, bu demiryolunun basit bir ulaşım koridoru olmanın ötesinde, Doğu ve Batı ülkelerini birbirine bağlayan önemli bir stratejik köprü olarak işlev gördüğünü söyledi.
Kuşak ve Yol işbirliği bölgede ticaret, seyahat ve etkileşimleri etkin şekilde artırmış durumda. 2024 yılında kısmen sınır ötesi elektronik ticaret sektörünün canlanmasıyla Çin'in Orta Asya ile ticareti, 94,8 milyar ABD dolarına ulaşarak rekor kırdı. Çin günümüzde Orta Asya'nın en önemli ticaret ortağı ve önde gelen bir yatırım kaynağı konumunda bulunuyor.
Tacikistan, 2014 yılında Çin'le İpek Yolu Ekonomi Kuşağı'nın inşası konusunda mutabakat zaptı imzalayan ilk ülke olmuştu. O yıldan bu yana bu işbirliğinin, birçoğu Xi tarafından gündeme getirilen yeni karayolları ve güç santrallerinden kentlerdeki simgesel öneme yeni sahip yapılara kadar uzanan somut sonuçları oldu.
Tacikistan, Orta Asya'daki ilk Luban Atölyesi'ne de ev sahipliği yapıyor. Bu kurum, 1.500'ün üzerinde öğrenciye mühendislik, mimarlık, su yönetimi ve çevrenin korunması alanlarında tatbiki beceriler kazandırarak ülkenin gelecekteki gelişimi için yetenek geliştiren bir mesleki eğitim merkezi olarak öne çıkıyor.
Xi, 2024 yılında ülkeye gerçekleştirdiği resmi ziyaret sırasında Rahman'a, "Tacikistan'ın daha müreffeh hale geldiğini görüyorum" demişti.
KÜLTÜREL BAĞLAR İLMEK İLMEK DOKUNUYOR
Xi, 2022'nin sonbaharında İpek Yolu üzerinde büyük tarihi öneme sahip Semerkant'ı ziyareti sırasında Özbekistan Cumhurbaşkanı Mirziyoyev'e, İpek Yolu üzerindeki önemli bir yerleşim yeri olan Hive'nin minyatüründen oluşan özel bir hediye verdi.
Hive, Çin'in Orta Asya'da uygulamaya koyduğu ilk kültürel mirası koruma projesi olarak öne çıkıyor. Çinli uzmanların yıllarca süren restorasyon çalışmaları sayesinde bu antik kasaba artık yeni bir görünüm kazanmış durumda.
Xi, 2022 yılında Özbekistan ziyareti öncesi yayımlanan imzalı makalesinde, "2013 yılında Semerkant'a düzenlediğim ziyaret sırasında başlatılan proje çerçevesinde Hive'deki tarihi mekanların korunması ve restorasyonunun başarıyla tamamlanmasıyla bu antik kentin büyüsü artık daha göz alıcı biçimde parlamaktadır" ifadelerini kullandı.
2016 yılında ülkeye düzenlediği daha önceki bir ziyarette Xi, projede çalışan Çinli uzmanlara hitap ederek, "Kültürel kalıntıların iyi korunduğundan emin olun" demişti.
Çinli ve Orta Asyalı uzmanlar arasındaki ortak arkeolojik çalışmalar, zaman içinde tüm bölgeye yayılarak Kazakistan'ın antik kenti Rahat'a ve Kırgızistan'daki Krasnaya Rechka'daki antik Budist tapınağına da ulaştı.
Xi, sık sık Çin-Orta Asya dostluğunun köklü bir tarihi olduğunu vurguluyor. 2.100 yıldan daha uzun bir süre önce batıya doğru seyahat ederek Çin'le bölge arasında kalıcı dostluk ve etkileşimlerin kapısını aralayan Han Hanedanlığı elçisi Zhang Qian'ın arkasında bıraktığı mirasa dikkat çeken Xi, aynı zamanda "Çin ile bölge arasındaki bu geleneksel dostluğun ileriye taşınması" gerektiğini de vurguluyor.
Xi, 2024 yılında Kazakistan'a yaptığı resmi ziyarette Tokayev'le birlikte 1980'lerde Tokayev'in Çince öğrendiği kurum olan Beijing Dil ve Kültür Üniversitesi'nin Kazakistan şubesinin açılışını gerçekleştirdi. Xi, yeni okulun, iki halk, özellikle de genç kuşaklar arasındaki karşılıklı anlayışı artırması temennisini dile getirdi.
Ziyaret sırasında Xi'yle bir araya gelen öğrenciler, onu Çince selamlayıp Çince bir şarkı söyledi. Öğrencilerden bazılarıysa ileride Xi'nin mezun olduğu Tsinghua Üniversitesi'nde eğitim görmeyi hayal ettiklerini söyledi.
Xi de gülümseyerek, "Ben de tüm kalbimle gelecekte iyi üniversitelere gidebilmenizi diliyorum. Eğitiminizi Çin'de devam ettirmenizden memnuniyet duyarız" dedi.
Bu tür etkileşimlerin etkisine dikkat çeken Özbekistanlı siyasi gözlemci Şerafeddin Tulagonov, Çin-Orta Asya işbirliği mekanizması sayesinde medeniyetler arası karşılıklı öğrenmenin büyük oranda artacağını belirtti.
Tulagonov, günümüzün karmaşık uluslararası konjonktüründe bunun gibi kurumsallaşmış halklar arası etkileşim girişimlerinin, bölgesel barışın korunması ve ortak kalkınmanın teşvik edilmesi çalışmalarına son derece değerli kültürel ivme kazandıracağını sözlerine ekledi. ■